Engellilerde Müzik
Ana Sayfa
Engellilerde Müzik
Engellilerde Müzik / Bülent HATİBOĞLU
Sanat; hayatı anlayan zekânın, onu daha keyifli, anlamlı ve yaşanılır hale getirme şeklidir.Sanat eğitimi ise, temel olarak bir estetik kimlik ve kişilik eğitimidir.
İnsanoğlu ilk çağlarda, yalnızca iletişim aracı olarak kullandığı ritim ve sesleri, birçok ruhsal hastalığın tedavisinde de kullanabileceğini fark etmekte gecikmemiştir.
O dönemlerde şamanlar, bu görevi üstlenmelerinin yanı sıra, kabilelerin, siyasi ve dini liderliklerini de yaparken, müziğin sihirli gücünü kullanmışlardır.
Günümüzde müziğin bu olağanüstü gücü, modern tıbbın da imkânlarıyla birleşerek, birçok fiziksel ve ruhsal rahatsızlığın tedavisinde, destekleyici ve tamamlayıcı unsur haline gelerek, müzikle tedavi adını almıştır. Yıllardır, bu alanda yaptığımız çalışmalar ve edindiğimiz sonuçlar, müzikle tedavinin başarısıyla ilgili sayısız söylemi destekler niteliktedir.
Öte yandan, farklı sinir yollarını uyararak, daha kaliteli dinleme melekesini arttıran müziğin, algılama, kavrama ve öğrenmedeki katkıları da yatsınamaz.
Her yönden gelen uyarıcıları, aynı anda algılayabilme yetisine sahip olan kulak, beyin tarafından neredeyse en güvenilir duyu organı olarak tanınır. Bu nedenle işitme yoluyla edinilen bilgiler çok daha kolay ve çabuk öğrenilirler.
Bu ve benzeri sayısız nedenden yola çıkarak diyebiliriz ki, bizler müziği hem tedavide hem öğrenmede hem de, insanlarla iletişim kurmada, ruh ve bedenimizi dinlendirirken rahatlamada etkili bir araç olarak kullanabiliriz.
Günümüz dünyasında herkesin, özellikle de engelli bireylerin gereksinimleriyle nasıl da örtüşüyor değil mi?
Engelli bireylerin, kendilerinden kaynaklanan fiziki yetersizlikleri, dış dünyanın vurdumduymazlığıyla birleşince, onlar için, adeta içinden çıkılmaz bir hal almaktadır.
Tam bu noktada, kendilerini ifade edebilmek için, dış dünya ile iletişime geçmeleri, gayet bol olan boş vakitlerini daha keyifli ve anlamlı biçimde değerlendirmeleri, daha önce hiç fark etmedikleri bir takım yeteneklerini keşfederek, yaşama daha sıkı ve sevgiyle bağlanmaları için, sanatın her dalı ve özelliklede müzik, gerçekten sihirli bir değnektir.
Bedensel engellilerde, önce kaba, sonra ince hareket becerileri, ardından el ve göz koordinasyonu, bir süre sonra kendi bedenini daha iyi tanımasına vesile olan, uygunluğu müzikle tedavi uzmanı tarafından belirlenmiş herhangi bir enstrumanın başardıkları, mucize olmasa da, oldukça dikkat çekicidir.
Müzik, zeka geriliği olan bireylerde, özellikle de çocuklarda toplumsal, duygusal ve dolayısıyla ruhsal gelişime katkıda bulunur. Bu esnada kendinde fark ettiği bazı özel yanları, dış dünyaya sunma fırsatı sağlar.
Hiperaktif çocuklarda, dikkat sorunları, davranışla ilgili problemler, sosyal ve duygusal sorunların giderilmesinde büyük ölçüde etkilidir.
Yine, konuşma bozukluklarında, nefes egzersizleri, ses eğitimi ve nefesli çalgılar kullanılarak oldukça yüz ağartıcı sonuçlar alınmaktadır.
Otistiklerde, motive edici etkilerinin yanı sıra, sosyal davranış ve dil becerilerinde düzelme, hareket uyumu ve bedensel algıda gelişmeler saptanmıştır.
Bu yazıda kısa bir özet halinde sunulan müzikle tedavi uygulamalarındaki başarılarımız fiziki koşul ve imkanların iyileşmesiyle birlikte, artan deneyimlerimizin de etkisiyle, gurur verici biçimde artmaktadır.